Batasıca Batı Rüyası Nereye Kadar
Ülkemiz batı hegemonyasına gireli, birileri sür git batının reklamını yapmaya devam ediyor. Aşağılık kompleksine batmış olan bu kişi veya çevreler, batının reklamını yaparken, çoğu kere kendi ülkeleri ve halklarına da karalama çekmektedirler. Sorduğum ve araştırdığım kadarıyla diğer İslam ülkeleri de Türkiye’den farklı değildir.
Düşünün ki, düşmanınız sizin 1350 yıl boyunca devam eden devletinizi yıkmış. İmparatorluğunuzu dağıtmış. Şeriatınızı yasaklamış ve hilafetinizi feshetmiş. Bu da yetmemiş, 55 parçaya böldüğü ülkenizin her bir parçasına içinizden devşirdiği hainlerden vali ve yöneticiler atamış. Böylece bir asırdır, ülkenizin yerüstü ve yeraltı kaynaklarınızı talan edip çalmaya devam etmiş ve hala da etmektedir.
Bu da yetmemiş, işgal ve katliamlarla sizi sindirme operasyonlarını da hep devam ettirmiş. Her yıl milyon milyon insanlarınızı öldürmüş, yaralamış, sakat bırakmış, dul ve yetim bırakmış. Çok daha fazlasını da her yıl ülkelerini terk edip sığınmacı konumuna düşürmüş. Çocuklarınızın sayısı bilinmeyecek kadarını çocuk mafyaları, kadın tüccarları, organ mafyaları, uyuşturucu mafyaları vb. karanlık sektörlerin malzemelerine dönüştürmüş ve tüm bu cürümlere sürgit devam etmektedir.
Artı bizi biz yapan değerlerimizi aşağılamakta, mukaddesatımızı ayaklara altına almaktadır. En mukaddes değerimiz olan dinimizi terör, bizi de terörist olarak lanse etmektedir. Bu da yemiyor, bizim çocuklarımızdan kendilerine vekâlet orduları oluşturup yine bize karşı savaştırmaktadır. Bizim nesillerimizi birbirlerine kırdırmaktadır. Tüm dünyanın gözü önünde bu ve daha sayamayacağımız cürümleri pervasız ve sadistçe devam ettirmektedir.
Daha da beteri, içimize yerleştirdiği türlü renklerden hainler vasıtasıyla kendi borazanlığını yaptırmaktadır. Tabi batının piyonu olanlar birse, onların korosuna yüz de sıradan halk katılmaktadır. Siyasetçisi, sanatçısı, yazarı, gazetecisi, askeri, sivilinden sayısız insanlar sabah akşam, ekranlarda ve türlü medya köşelerinde, batının reklamını yapmaktadır. “Celladına âşık olmak” bu olsa gerektir. Tarih boyunca kuyumuzu kazan düşmanımızın bilerek veya bilmeyerek reklamını yapmak. Ne garip değil mi?
Günü birlik şu klişe sözleri bolca duyarız. Yukarıda bir kısmını saydığımız sınıflardan olsun, sıradan insanlar olsun şu sözleri adeta slogan misali tekrarlar dururlar. “ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine çıkaracağız.” “bizim batıdan ne farkımız var.” “Neden biz de batılılar gibi….” “Özgürlükler (!) cenneti batı” “Abi insanlık (!) batıda var” “Batılılar dürüst Türkler Müslümanlar sahtekâr” Bir de buna medyanın devasa gücü katılınca değme gitsin…
Ama aklıselim her insan bilir ki, batı kültürüne “medeniyet” demek, medeniyetin kendisine en büyük hakarettir. Batı hiçbir zaman medeni olmadı ki. Batasıca batı hep vahşiydi, hep sinsidir. Hep kalleş ve içten hesaplıdır. Şu an bizim ülkemiz de dâhil tüm İslam diyarında çevirdiği fırıldaklar bunun açık bir delili değil mi?
Batıdaki “insan hakları” (!) “demokrasi” “özgürlük” (!!!) refah vs. sadece kendi halkları içindir. Kendilerinin dışındaki halkları, ellerinden gelse bir kaşık suda boğarlar. İşte, kan gölüne ve ölüm tarlalarına dönüştürülen İslam diyarı… Suriye, mısır, Yemen, Libya, Filistin, Irak, Afganistan, Keşmir, Myanmar, daha nice İslam diyarı ve üçüncü dünya ülkeleri….
Hulasa biz, biz olarak var olmak istiyorsak, insanca ve İslam’ca bir hayata talip isek, bu batı rüyasından uyanalım. Kendimize gelelim ve kendi değerlerimize dönelim. Rabbimiz ta 1450 yıl öteden bizi defalarca uyarmamış mı? ““Ey inananlar! Sakın Yahudi ve Hristiyanları dost edinmeyin. Onlar ancak birbirlerinin dostlarıdırlar. Sizden kim onları dost edinirse, kuşkusuz o da onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğunu doğruya iletmez.” (Maide 5/51)
“Sen dinlerine uymadıkça, ne Yahudiler ve ne de Hıristiyanlar asla senden razı olmazlar. (Bakara 2/120)
“Ey iman edenler! Kendilerine kitap verilenlerden herhangi bir gruba uyarsanız, imanınızdan sonra sizi döndürüp kâfir yaparlar.” (Ali İmran 3/100)“Mü’minler, mü’minleri bırakıp inkârcıları dost edinmesin. Kim böyle yaparsa Allah ile bir ilişiği kalmaz. Ancak onlardan (gelebilecek tehlikeden) korunmanız başkadır. Allah, asıl sizi kendisine karşı dikkatli olmanız hakkında uyarmaktadır. Çünkü dönüş Allah’adır.” (Ali İmran 3/28) Subhaneke… Bihamdike… Esteğfiruke…
Muhammed Özkılınç