Filistin İsrail Olmayacaktır Nokta 2
Zulmün çete basısı Trump ve Netenyahu, yine zulmün şakşakçısı olan körfez emirleri vb. zalimlerin huzurunda, Filistin’le ilgili yüz yılın ihanet planını açıkladılar. Tabi ki zalimler, her zamanki gibi sinsice davranıp işgal, ilhak ve ihanet planlarını, “yüz yılın barış planı” adıyla açıklıyorlar. Ama artık mızrak çuvala sığmıyor. Bu defa zalimler ve hainler, kapkara yüzlerini pembe yalanlarla örtemeyecekler. Bu kaçıncı yalan, kaçıncı ihanet, kaçıncı kalleşlik…
İslam diyarının neredeyse her yanının; işgal, sömürü, savaş, talan vs. zulümlerle çepe çevre kuşatıldığı malum. Türkiye dışında tüm bu zulümler karşısında ses çıkaran da neredeyse yok. İşte tam da bunun için, ümmetin son kalesi diyebileceğimiz Türkiye ve özellikle başkan Erdoğan da bin bir türlü oyunlarla çöktürülmeye çalışılıyor.
İşte tüm bu karamboller, iki milyarlık “uyuyan dev” konumundaki iki milyarlık ümmetin büyük bir kısmında karamsarlık oluşturuyor. Hâlbuki İslam ümmeti tarih boyunca ne büyük badireler atlatmıştır. Sarsılmış, tökezlemiş ama asla yıkılmamıştır. Zira “el hakku ye’lu vela yu’la aleyh” yani, hak hep üstün ve galiptir, asla mağlup olmaz. Allah (cc) ın ömür verdikleri, er geç ümmetin zaferlerine şahit olacaklardır.
Şu anda şartların, mazlum Filistin halkı ve ümmet aleyhine olmasına bakıp karamsar olamayalım. “Gün doğmadan neler doğar” “Keser döner sap döner, gün olur hesap döner” mazlumların zalimlerden intikam günü, zalimlerin zulüm gününden çok daha ihtişamlı olacaktır. Zira “Şüphesiz onlar düzenlerini/tuzaklarını kurdular; oysa dağları yerinden oynatacak olsa bile, bu tuzakları/düzenleri hep Allah’ın kontrolündeydi.” (İbrahim 14/46) “Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah, onları ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.” (İbrahim 14/42)
Zalimlerin planı varsa, Allah (cc) ın da bir planı var. Elbette Allah (cc) ın planı, tüm planların üstündedir. Ayrıca Allah (cc) ın öyle yiğit erleri ve orduları vardır ki, biz onların çok azını biliyoruz. İşte bazı deliller: “Rabbinin ordularını ancak Rabbin bilir.” (Müddessir 74/31) “Hani sen mü’minlere, “Rabbinizin, indirilmiş üç bin melek ile yardım etmesi size yetmez mi?” diyordun. Evet, sabrettiğiniz ve Allah’a karşı gelmekten sakındığınız takdirde; onlar ansızın üzerinize gelseler bile Rabbiniz, özel nişaneli (özel tim) beş bin melekle size yardım eder.” (Âli İmran 3/124-125)
Tabi ki Allah (cc) İslam’ı ve onun mukaddes değerlerini koruyacaktır. Ama bu da sihirli bir değnekle değil, İslam ümmetinin yiğit evlatları eliyle olacaktır. Bunun müjdesini de yine Kur’an ve Sünnet vermektedir. “Mü’minlerden öyle yiğitler vardır ki, Allah’a verdikleri söze sâdık kaldılar. İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir (şehit olmuştur). Bir kısmı da (şehit olmayı) beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.” (Ahzab. 33/23)
“Ümmetimden Allah’ın emrini yerine getiren bir topluluk sürekli bulunacaktır. Onları aşağılayan veya onlara muhalefet edenler, onlara asla zarar veremeyecektir. Öyle ki Allah’ın kıyamet emri gelinceye kadar bu topluluk insanlara karşı böyle muzaffer halde kalacaklardır.” (Buharı, Menâkıb 28, Tevhid 29; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4/101) bu hadisin başka bir versiyonunda, bu yiğitlerin özellikle şam diyarı ve Kudüs kapılarını savunmak için cenk edeceklerine vurgu yapılır. Kur’an ve Sünnet gelecekte olacak nice hadiselere işaret etmiş ve işaret edildiği gibi gerçekleşmiştir. Bu da ilahi müjde ve nebevi bir mucizedir.
İslam ümmetinin şehadete sevdalı yiğit evlatları ne kadar cesursa, Siyonist ve haçlı sürüleri de bir o kadar korkaktır. İslam yiğitleri, keferenin hayatı sevdiği kadar, şehid olup cennete uçmak ister. Ahiretten nasibi olmayanlarınsa, tapındıkları dünya hazlarını kaybetmekten ödleri kopar. Sinsi ve kalleş planları da korkaklıklarındandır. Nitekim Kur’an-ı Kerim buna çok kere işaret eder ki, işte sadece bir örnek: “Onların kalplerinde sizin korkunuz, Allah’ın korkusundan fazladır. Böyledir, çünkü onlar anlamayan bir topluluktur. Onlar toplu olarak sizinle savaşamazlar, ancak, müstahkem şehirlerde yahut surların ardından (sizinle savaşabilirler). Kendi aralarındaki çekişmeleri şiddetlidir. Sen onları toplu sanırsın, oysa onların kalpleri dağınıktır. Böyledir, çünkü onlar aklını kullanmayan bir topluluktur.” (Haşr 59/13-14) Allah’u (cc) ekber ve lillêhil hamd. Subhaneke… Bihamdike… Esteğfiruke…
Muhammed Özkılınç