Cami-Cemevi İslam’ı Sulandırma

Ümmet çobansız kalalı darmadağın hali her alanda kendini gösteriyor. Bunun en bariz şeklini de İslam’ı konularda her ağzı olanın konuşmasıdır. Her ramazan medya meydanlarına dökülen medya müftülerinin ne büyük tahribatlar yaptığına esefle şahit oluyoruz. Bunlara çanak tutanlar amigolar gibi tezahürat yaptıkça onlar da coştukça coşuyor, incilerine yenilerini ekliyorlar.

Hatırlayalım:

Yıllarca devam eden reenkarnasyon tartışmaları… Adet halindeki bayanın Kur’an okuması, namaz kılması, oruç tutması… İçkiyle iftar edenin orucu olur mu olmaz mı? Horoz kurban olur mu? Kur’an’ı Kerim’deki nice sarih mucizelerin inkârı ve sulandırılması… İmsak vaktinin 50 dakika ötelenmeye kalkışılması… Bu vb. nice tartışmalarla zihinlerin bulandırılması… İbadet iklimi, rahmet ve mağfiret ayı nice ramazanlarımızın boş tartışmalarla heder edilmesi vs. vs…

Ancak İslam’ın sulandırılmasında en büyük pay, büyük Ortadoğu projesinin (BOP) parçası olan ılımlı İslam çalışmalarıdır. Dinler bahçesi adı altında kilise, havra ve camiyi bir arada bina etmeye Antalya’dan başladılar. Şanlıurfa’da halkın tepkisinden veya başka bazı sebeplerden dinler! Bahçesini gerçekleştiremediler. Yoksa devamı da gelecekti. Ehli kitap muhabbetinin ümmetin evlatlarının kalbine inceden inceye işlenmesi hala devam ediyor. Öyle ki nice Müslümanlar bu haliyle Yahudi ve Hiristiyanların da cennetlik olabileceklerine inanmaktadır.

Hâlbuki bu tutum ehli kitabın kendisine de en büyük haksızlıktır. Doğru olan ehli kitabı teslisten, şirkten tevhide davet edilmesidir. Onlar da bizim gibi bir Allah (cc)’a, bir kitaba, bir peygambere inanıyorlar gibi hikâyelerle nice insanların ayakları kaydırıldığı gibi, ehli kitaba da tevhit yolu tıkanmış oluyor. Onların muharref inançlarına meşruiyet kazandırılmış oluyor.

Ilımlı İslamcıların! İslam’ı sulandırma çabalarının sonuncusu ise cami-cem evi projesi… Gülen camiasının daha önce dünya kiliseler birliğine bağışları epey tartışılmıştı. Mezkûr cem evinin de finansmanı aynı camiadan. Merak ediyorum, acaba tevhitten taviz vermeyen İslami camiadan herhangi bir vakıf veya derneğe, bir medrese, bir yurt vb. bir hizmet için yardım teklifinde bulunurları mı? Veya onlar isteseler verirler mi? Maalesef ehli kitaba gösterdikleri hoşgörüyü diğer İslami cemaatlere çok görmelerinden bunun neredeyse imkânsız olduğunu görüyoruz.

Birileri fazilet ve faydasından bahsetse de, cami ve cem evinin iç içe yapılması projesinin birçok mahzurları var. Unutulmuş bir takım hurafelerin tazelenmesi ve dinin bir parçası olarak lanse edilmesi… Başta gulatı şia’nın muharref inanç ve ritüellerinin ibadet olarak algılanmasına yol açması… Bu yanlış üzere bulunan kalabalıkların yanlışlarına devam etmelerinin desteklenmesi… Müslümanların ibadet kastıyla verilmiş yardımlarının yanlış bir kültürel çalışmaya yatırılması.

Bayram değil seyran değil böyle bir girişim nereden ve nasıl çıktı. Tam da Şia Türkiye’den 700 dedeyi İran’a dini liderleriyle görüştürmeye götürmüşken…

 Şia tüm hatlarıyla Suriye’de ümmetin mazlumları üzerine çullanmışken… Bunun için doğulu batılı tüm kâfirlerle işbirliğine girmişken… Türkiye’deki Şiilerin lideri denenlerin Erdoğan ve beraberindekilere her vesileyle kin ve nefretlerini kusarken… Türkiye’nin iki pilotu Şia tarafından kaçırılmışken… Gezi olayları vd. tüm fitne girişimlerinde kandırılmış alevi gençler kullanılıyor ve onlar da fitne misyonlarını pervasızca icra ederken. Akabinde cami-cem evi projesinin gelmesi sadece bir tevafuk mudur?

Buna bir de ılımlı İslamcıların her vesileyle iktidarı köşeye sıkıştırma çabalarını eklediğimizde nahoş bir tablo oluşuyor. Bir taraftan Alevilerin ulusalcı taifesinin şerrinden sakınma çabaları… Diğer taraftan aklıselim Alevileri sükûnete davet… Tam da bu esnada pişmiş aşa su katma kabilinden cami cem evi projesi hem de beş ilde… Yapılan açıklamalara bakılırsa bunun devamı da gelecek gibi… Bu girişim, İslam’ı tahrif etme girişimlerindendir. Böylece camiyle cem evi arasında kalmış bir şaşkın nesillere kapı aralamaktır. Bu alevi vatandaşlarımız için de asla iyilik değil. Bilakis siz bu yanlışınız üzere devam edip cehennemlik olun demenin ambalajlısıdır. Doğru olan Alevilere de ehli kitaba da bu yanlışlar sizi cehennemlik yapar yol yakınken dönün demektir. Sübhaneke… Bihamdike… Esteğfiruke…

Muhammed Özkılınç